Sayın koleksiyoner ve sanatseverler eserlere pey vermek ve "Online Canlı Müzayede"ye katılmak için web sitemiz üzerinden üye olunuz. İlgilendiğiniz eserler ile ilgili olarak +90 538 833 1391 no'lu telefondan randevu oluşturabilir, The RITZ-CARLTON Residence'daki adresimizde eserleri yakından inceleyebilir ve uzmanlardan bilgi alabilirsiniz.
Müzayedemizde uygulanan komisyon oranı %10, KDV oranı ise %18'dir. Ödeme süresi müzayede bitiminden sonra 7 (yedi) iş günüdür, ödemelerde o günkü "TC Merkez Bankası" döviz kuru esas alınır. Açık arttırma sonrası "SATIŞ İPTALİ, CAYMA HAKKI, veya ALIMDAN VAZGEÇME" söz konusu değildir, cezai şart olarak %30 aracılık hizmeti uygulanır.
Müzayedelerimizde beğeniye sunulan tüm eserler konusunun en değerli uzman ve otoriteleri tarafından ekspertiz edilmekte, ayrıca Türk ve İslam Eserleri Müzesi, Topkapı Sarayı Müzesi, Ayasofya Müzesi, Türbeler Müzesi, Vakıflar ve Askeri Müze uzmanları tarafından incelenerek onaylanmaktadır.
OSMANLI 18.YÜZYIL SARAY İŞİ ALTIN KAKMA MÜZELİK SULTANİ HANÇER
18.Yüzyıl sonu. Osmanlı. Saray işi. Usta damgalı. Sultani özelliklerde ve kallavi ebatlarda gümüşten mamül, yoğun altın vermeyli. Bıçağı çelikten, altın kakma ile Rumi üslubunda tezyinatlı. Her iki yüzündeki kitabelerde altın kakma ile mealen; “Ok, mızrak yarası iyileşir, dil yarası iyileşmez / Olasın daima zevk-ü sefa, ola ömrün günden güne ziyade” yazmakta. Olağanüstü görsellikte, üst düzey işçilik uygulanmış müstesna eserin tüm yüzeyi silme kabartma/repousse, kazıma/grave ve kumlama tekniği ile Osmanlı silahları ve sancaklarından oluşan tasarım harikası kompozisyonlara sahip asalet armaları ile dekorlu. Askı kancalı, pabuç ve ağız kısmı sarmal dekorlu, rokoko finalli. Fevkalade kondisyonda. Müzelik eser statüsünde ele geçmez koleksiyonluk şaheserdir.
BIÇAK: Çelik. Altın kakma ile Rumi üslubunda tezyinatlı. Kitabesinde altın kakma ile Molla Cami’den beyit yazılı. Mealen; “Ok, mızrak yarası iyileşir, dil yarası iyileşmez / Olasın daima zevk-ü sefada, ola ömrün günden güne ziyade”
SAP : Altın vermeyli gümüş. Kabatma/repousse, kazıma/grave ve kumlama tekniği ile görülmemiş görsellikte ve kalitede silme Osmanlı silahları ve sancaklarından oluşan kompozisyonlara sahip asalet armaları ile dekorlu.
KIN: Altın vermeyli gümüş. Askı kancalı. Eski Türkçe usta damgalı. Pabuç ve ağız kısmı sarmal dekorlu, rokoko finalli. Kabartma/repousse, kazıma/grave ve kumlama tekniği ile görülmemiş görsellikte ve kalitede silme Osmanlı silahları ve sancaklarından oluşan kompozisyonlara sahip asalet armaları ile dekorlu.
Provenans: Özel Koleksiyon
Uzunluk: 54 cm.
→ YAZININ DEVAMI İÇİN TIKLAYINIZ
Hançer, düz, ucu sivri ve eğri, iki yüzlü yani iki kenarı keskin kısa boyda kesici bir tür bıçaktır. Osmanlı döneminde Tanzimat’tan önce beldeki kuşağa yerleştirilen bir mertlik, kabadayılık ve prestij göstergesidir. Osmanlılar, hançeri üstün yetenekleriyle yapar, çoğunlukla kuşakta taşır ve ustalıkla kullanırdı. Padişahlar, sadrazamlar ve vezirler hançerlerini daima yanlarında bulundurur, keza bütün devlet büyükleri ve subaylarda hançerlerini yanlarında taşırlardı. Osmanlı sultanlarının, vezirlerinin ve devlet önde gelenlerinin taşıdığı hançerler diğerlerinden farklı olarak üst düzey sanat ve işçilik kalitesine sahip altın kakma, murassa veya şaşırtıcı tezyinata sahip örneklerdir. O dönemlerde hançerler yabancı hükümdarlara da armağan edilen ve sunulan en prestijli hediye idi.
OSMANLI 18.YÜZYIL SARAY İŞİ EJDER MOTİFLİ SULTANİ MÜZELİK KARABİNA
18.Yüzyıl. Osmanlı. Saray erkânından biri için özel olarak tasarlanılarak sultani özelliklerde imal edilmiş sustalı süngüye sahip çakmaklı Karabina tipi boru namlulu silah. Hiçbir müze ve koleksiyonda örneğine rastlanılmamış namlu üzeri özel mekanizmalı sustalı süngüsü mevcut. Tüfek tipi kabzası her iki yüzde “Mühür kimdeyse Süleyman odur” sözüne atfen Türk İslam Sanatı’nda çokça kullanılan “Hâtem-i Süleyman” (Mühr-ü Süleyman), horozu “Vech”, mekanizma bölümü ise “Ejder” motiflidir.
Silahtar Mustafa Paşa için özel yapılmış “Ejder” motifli bu tip boru namlulu bir silah Askeri Müze Koleksiyonu’nda Envanter No:2307 ile kayıtlıdır. Tüm ahşap yüzeyi gümüş ile “Afyon işi” tekniğinde yoğun stilize floral dekorlu, boru formunda uca doğru genişleyen namlusu, dipçik tabanı, tetik korkuluğu ve diğer bölümleri kazıma/grave tekniği ile aynı üslupta yoğun şekilde tezyinli ve Osmanlı Rokokosu motifler ile bezeli, yer yer altın vermeyli. Saraya özel yapım üst düzey eser fevkalade kondisyonda ve çalışır vaziyettedir. Ele geçmez nadirlikte müzelik şaheserdir.
Dünya Müzayedelerinde satışa sunulan benzer örnekler;
Bonham’s / İngiltere 24.11.2010 SatışFiyatı: 50.000 USD.
Christie’s / İngiltere 30.11.2009 Satış Fiyatı: 60.000 USD.
Müze Koleksiyonlarında bulunan benzer örnekler;
Askeri Müze Koleksiyonu - İstanbul / Envanter No: 7889 (Askeri Müze Koleksiyonları S.163)
Askeri Müze Koleksiyonu - İstanbul / Envanter No:2307 (Silahtar Mustafa Paşa için özel yapılmış “Ejder” motifli boru namlulu silah )
Deniz Müzesi Koleksiyonu - İstanbul / Karabina tipi silah
The Wallace Collection - Londra / Envanter No: 2086
Benaki Museum / Atina (Lord Byron’a sunulan Ali Paşa’nın silahı)
Provenans: Özel Koleksiyon
Uzunluk: 54.5 cm.
Süngü açık uzunluk: 72 cm.
→ YAZININ DEVAMI İÇİN TIKLAYINIZ
Osmanlı Devleti gerek eski Türk devletlerinden gelen askeri tecrübe ve teçhizat anlayışı gerek askeri teknolojilerin takibi ve gerekse bu teknolojilerin üretimi konusunda dengeyi çok iyi korumuş ve çağın gereksinimlerine ayak uydurmuştur. Askerliğe doğuştan yatkın olan Türklerde silah işlevselliğinin yanında estetiğiyle de ilgi konusudur. Osmanlı silahları biçimlerinin ve üstün niteliklerinin yanı sıra süslemeleriyle de sanat eseri niteliği taşır ve Osmanlı maden, tezhip, kuyumculuk, hat sanatlarının ortak ürünü niteliğindedir. Küçük bir beylikten bir imparatorluk haline gelen Osmanlı Devleti’nin büyümesinde en büyük faktörlerden birisi de kullanmış oldukları silahlar ve silah teknolojilerini iyi takip etmeleri etkili olmuştur. Osmanlılar silahlar konusunda kısa zamanda büyük gelişmelere meç atmışlar ve bu gelişmeleri kısa sürede dünyanın pek çok ülkesine ulaştırmışlardır. Osmanlı Devleti ateşli silahların ilk olarak geliştiği Orta Avrupa ve Balkanlara yakın olmanın ve hatta buraları erken zamanlarda fethetmenin ve diğer yandan bölgedeki madenlere sahip olmanın avantajını çok iyi bir şekilde değerlendirmiş ve neticesini almıştır. Osmanlı Devleti’nde ilk olarak tüfek imal edildiğine dair kayıtlar 1524-25 tarihlidir. Osmanlı devletinde top hariç ordunun ihtiyaç duyacağı hemen hemen her türlü savaş araç ve gereçleri “Cebeci Ocağı’nda imal edilip muhafaza edilirdi. Osmanlılar da tüfekler ve tabancalar, ateşleme mekanizmaları, nişangah sistemleri, kabza ve dipçik formlarıyla diğer ülke tüfek ve tabancalarından farklı özellikler gösterir.
OSMANLI SULTAN II.MAHMUD HAN TUĞRALI SARAY İŞİ MIZIKA-I HÜMAYUN ARMALI GÜMÜŞ SALDIRMA
19.Yüzyıl. Osmanlı. Sultan II.Mahmud Han (1808-1839) tuğralı, sah ve çeşnili. Saray işi, kını her iki yüzde “Mızıka-ı Hümayun” armalı. Mızıka-ı Hümayun, Sultan II.Mahmud Han döneminde Asakir-i Mansure-i Muhammediye’nin yapısına uymadığı gerekçesi ile kaldırılan Mehterhane-i Hümayun’un yerine kurulan askeri bandodur. Yalın işçilikli, Osmanlı Rokokosu üslubunda dekorlu. Kabza topuzu ile kını repousse/kabartma ve kalemişi tezyinatlı, çamurluğu dragon formunda. Askı kancası mercan aplikeli gümüş püskül sallantılı. Sultani özelliklerde, emsaline zor rastlanılan koleksiyonluk eserdir.
Provenans: Özel Koleksiyon
Referans: Eserin damgası "Osmanlı Gümüş Damgaları / Garo Kürkman" kitabının 45.sayfasında yer almaktadır.
Uzunluk: 49 cm.
Ağırlık: 310 gr.
OSMANLI ALTIN KAKMA MÜZELİK ENVERİYE HANÇERİ
Osmanlı. Sultan Mehmed Reşad Han dönemi. (1909-1918) Enver Paşa tarafından üst rütbeli Türk ve Alman subaylara hatıra olarak hediye verilmek üzere sınırlı sayıda yaptırılmış eserin ön yüzünde altın kakma ile Sultanın tuğrası, ay-yıldız motifi, Osmanlıca “Tüfenk Fabrikası” yazısı, “257” seri numarası, “Hicri 1332” tarihi ve “M.K” inisiyali bulunmakta, arka yüzünde ise yine altın kakma olarak “Kelime-i Tevhid” yazmaktadır. Orijinal altın vermeyli kını kemer kancalıdır.
Osmanlı Askeri Eserler'in en kıymetlilerinden kabul edilen ve altın kakmasına çok zor tesadüf edilen Enveriye fevkalade kondisyondadır. Son derece nadir, gerçek koleksiyonluk eserdir.
Provenans: Özel Koleksiyon
Uzunluk: 36 cm.
İSLAMİK 18. YÜZYIL ALTIN KAKMA TULWAR
18.Yüzyıl. İslamik kılıcın topuzu, kabzası ve balçakları altın kakma ile stilize geometrik ve bitkisel tezyinatlıdır. Her iki yandaki balçakları dragon formunda, topuzu kubbeli, namlusu ise olukludur. Tulwar veya Talwar olarak da adlandırılan bu tip kılıçlar Babür döneminden beri yaygın olarak kullanılmaktadır. Eski Hint literatürüne göre ise tanrıların on enstrümanından biridir, onu kötülüğü kişileştiren iblislere karşı savaşırken kullanmaktadırlar. Gatka adlı dövüş sanatında da tulwar kullanılmaktadır. Yüksek kondisyonda koleksiyonluk bir örnektir.
Provenans: Özel Koleksiyon
Uzunluk: 86 cm.
İSLAMİK 18. YÜZYIL NEFRİT (CEYT) KABZALI ALTIN KAKMA KILIÇ
18.Yüzyıl. İslamik kılıcın topuzlu kabzası “İmparator Taşı” denilen nefrittir. Eserin, nefritten imal edilmiş balçağı altın kakma ile stilize geometrik ve bitkisel tezyinatlıdır. Namlusu oluklu ve her iki yüzde kazıma/grave tekniği ile güneş, kılıç gibi farklı motifler ile tezyinlidir. Yüksek kondisyonda, koleksiyonluk bir örnektir.
Provenans: Özel Koleksiyon
Uzunluk: 77 cm.
OSMANLI 18.YÜZYIL GÜMÜŞ KAKMA PALA
18.Yüzyıl. Osmanlı. Hicri 1187 tarihli, usta imzalı. Kılıç namlusunda yer alan madalyon içerisinde gümüş kakma ile “İSLAMBOL, Amel-...., 1187” yazmakta. Zarif dekorlu, boynuz kabzalı, bronz balçaklı eser orijinal askı halkalı ve bilezikli kını ile birlikte. Hiçbir restorasyondan geçmemiş ve el değmemiş orijinal dönem kondisyonunda. Usta yapımı, benzer örnekleri müze vitrinlerini süsleyen koleksiyonluk eserdir.
Provenans: Özel Koleksiyon
Uzunluk: 90 cm.
→ YAZININ DEVAMI İÇİN TIKLAYINIZ
Türk kılıçları şekil, görünüş ve hafiflik yönünden mükemmeldir. Herkesin kendi kullanacağı kılıcı kendisinin seçmesi Osmanlılar da adettir. Yüzlerce yıldan beri Osmanlılar bütün dikkatlerini kılıcın mükemmelleştirilmesine vermiştir. Türk kılıçlarını kullanmak bir ustalık işidir. Süvari bir ulus olan Türklerde kılıcın her kişinin yanında taşıdığı bir araç olması çok doğaldır.Türkler at ve kılıçla tarih boyunca çağlar açmışlar, çağlar kapamışlardır. Kılıç Türklerde kutsal kabul edilir, demir ve onu eriten ateşin büyük bir ruhsal yönü olduğuna inanılırdı. Demire büyük saygı gösteren Türkler bu nedenle kılıca da saygı göstermişler, yeminlerini kılıç üzerinde yapmışlardır.
OSMANLI 19.YÜZYIL SAVATLI GÜMÜŞ “ŞEYH” KAMASI
19.Yüzyıl. Amel-i Şeyh Eşref Şeyhzade ibareli, usta işi. Kafkas tipi, altın vermeyli. Kını ve kabzası gümüş üzeri yoğun savat işçiliği ile stilize floral ve geometrik dekorlu, merkezi ayyıldız motifli. Fevkalade kondisyonda. Nadir ele geçen, koleksiyon kıymeti yüksek bir eserdir.
Uzunluk: 48 cm.
OSMANLI 18.YÜZYIL SARAY İŞİ FİLDİŞİ SAPLI SAMAKÖY SALDIRMASI
18.Yüzyıl sonu. Osmanlı. Damgalı. Amel-i Süleyman usta imzalı, Samaköy ibareli. Saray işi. Eserin bıçak kısmında her iki yönde boydan boya Eski Türkçe ile mealen “Bu bıçağı kıl mübarek ikrimle la biminval sahibine verme ya Rab ömrü oldukça zeval-i amal Usta Süleyman Samaköy / Harb-ı darbe hazır ol düşman ile kavgaya dur gafil olma çek bıçağı sine-i a’daya vur sahib-i ala” yazmakta. Nefti renk fildişi sapı çok zarif püskül sallantılı, dönem kondisyonunda orijinal kını ile birlikte. Emsaline zor rastlanılan koleksiyonluk eserdir.
Provenans: Özel Koleksiyon
Uzunluk: 44 cm.