Sayın koleksiyoner ve sanatseverler eserlere pey vermek ve "Online Canlı Müzayede"ye katılmak için web sitemiz üzerinden üye olunuz. İlgilendiğiniz eserler ile ilgili olarak +90 538 833 1391 no'lu telefondan randevu oluşturabilir, The RITZ-CARLTON Residence'daki adresimizde eserleri yakından inceleyebilir ve uzmanlardan bilgi alabilirsiniz.
Müzayedemizde uygulanan komisyon oranı %15, KDV oranı ise %20'dir. Ödeme süresi müzayede bitiminden sonra 7 (yedi) iş günüdür, ödemelerde o günkü "TC Merkez Bankası" döviz kuru esas alınır. Açık arttırma sonrası "SATIŞ İPTALİ, CAYMA HAKKI, veya ALIMDAN VAZGEÇME" söz konusu değildir, cezai şart olarak %30 aracılık hizmeti uygulanır.
Müzayedelerimizde beğeniye sunulan tüm eserler konusunun en değerli uzman ve otoriteleri tarafından ekspertiz edilmekte, ayrıca Türk ve İslam Eserleri Müzesi, Ayasofya Müzesi, Türbeler Müzesi, Vakıflar ve Askeri Müze uzmanları tarafından incelenerek onaylanmaktadır.
YAKUP CEM (1949)
İmzalı. Deri üzeri karışık teknik.
Eserin üst bölümünde tuğra formunda “Bismillahirrahmanirrahim”, merkezinde ise istifli hat ile “Rızkı veren Allah”tır yazılı.
Sanatçının nadir ele geçen yüksek kıymete sahip koleksiyonluk eserlerindendir.
Provenans: Özel Koleksiyon
Ölçüler: 60 x 40 cm.
1949 yılında İran’ın Tebriz şehrinde doğdu. Resme olan büyük tutkusu Hacı İslamiyan`ın yanında pekişti. İngiltere’de Oxford, Paris’te Osmanlı’nın Kuruluşunun 700. Yılı etkinlikleri kapsamında, Los Angeles Fullerton’da (California State Art University) ve New York’da sergiler açtı. Hayatta olup da eserleri müzayedelerde satışa sunulan ender sanatçılardan olan Yakup Cem, bir süre Mimar Sinan Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi`nde öğretim üyeliği de yapmıştır. Sanatçı, son yıllarda çalışmalarını Amerika’da sürdürmektedir.
YAKUP CEM (1949)
“Sultan II.Abdülhamid Han”
İmzalı. Tuval üzeri yağlıboya.
Sanatçının nadir ele geçen yüksek kıymete sahip koleksiyonluk eserlerindendir.
Provenans: Özel Koleksiyon
Ölçüler: 36 x 31 cm.
1949 yılında İran’ın Tebriz şehrinde doğdu. Resme olan büyük tutkusu Hacı İslamiyan`ın yanında pekişti. İngiltere’de Oxford, Paris’te Osmanlı’nın Kuruluşunun 700. Yılı etkinlikleri kapsamında, Los Angeles Fullerton’da (California State Art University) ve New York’da sergiler açtı. Hayatta olup da eserleri müzayedelerde satışa sunulan ender sanatçılardan olan Yakup Cem, bir süre Mimar Sinan Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi`nde öğretim üyeliği de yapmıştır. Sanatçı, son yıllarda çalışmalarını Amerika’da sürdürmektedir.
YAKUP CEM (1949)
"Kanûnî Sultan Süleyman Han”
İmzalı. Tuval üzeri yağlıboya.
Sanatçı, Sultan Süleyman Han’ı sorgucunda “Yakut” ve “Zümrüt” taşlar, kemer tokasında ise “Firuze” kullanarak tasvir etmiştir.
Sanatçının nadir ele geçen yüksek kıymete sahip koleksiyonluk eserlerindendir.
Provenans: Özel Koleksiyon
Ölçüler: 36 x 30 cm.
1949 yılında İran’ın Tebriz şehrinde doğdu. Resme olan büyük tutkusu Hacı İslamiyan`ın yanında pekişti. İngiltere’de Oxford, Paris’te Osmanlı’nın Kuruluşunun 700. Yılı etkinlikleri kapsamında, Los Angeles Fullerton’da (California State Art University) ve New York’da sergiler açtı. Hayatta olup da eserleri müzayedelerde satışa sunulan ender sanatçılardan olan Yakup Cem, bir süre Mimar Sinan Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi`nde öğretim üyeliği de yapmıştır. Sanatçı, son yıllarda çalışmalarını Amerika’da sürdürmektedir.
YAKUP CEM (1949)
"Fatih Sultan Mehmed Han”
İmzalı. Tuval üzeri yağlıboya.
Sanatçının nadir ele geçen yüksek kıymete sahip koleksiyonluk eserlerindendir.
Provenans: Özel Koleksiyon
Ölçüler: 41 x 30 cm.
1949 yılında İran’ın Tebriz şehrinde doğdu. Resme olan büyük tutkusu Hacı İslamiyan`ın yanında pekişti. İngiltere’de Oxford, Paris’te Osmanlı’nın Kuruluşunun 700. Yılı etkinlikleri kapsamında, Los Angeles Fullerton’da (California State Art University) ve New York’da sergiler açtı. Hayatta olup da eserleri müzayedelerde satışa sunulan ender sanatçılardan olan Yakup Cem, bir süre Mimar Sinan Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi`nde öğretim üyeliği de yapmıştır. Sanatçı, son yıllarda çalışmalarını Amerika’da sürdürmektedir.
SAMİ YETİK (1878-1945)
“Portre”
Tuval üzeri yağlıboya. Duralite marufle.
Eserin diğer versiyonu (benzeri) "İstanbul Resim ve Heykel Müzesi Koleksiyonu”nda bulunmaktadır. Benzer 2 örneğin görselleri “Yapı Kredi Yayınları Sami Yetik Kitabı”nın 100 ve 101. sayfalarında yer almaktadır.
Sertifika: Eserin, Yüksek Ressam Restoratör Bayram Karşit tarafından verilmiş sertifikası mevcuttur.
Referans: Türk Plastik Sanatçıları Ansiklopedisi / Sayfa: 839
Ölçüler: 48 x 44.5 cm.
Sanayi-i Nefise Mektebini 1906 yılında birincilikle bitirerek öğrenim için Fransa'ya gönderilen, kurallara ve klasik disipline bağlı bir sanatçı olarak görünmesine rağmen, sanatı serbest tuşların özgür akışı içinde biçimlendiren Türk Resim Sanatı’nın en önemli sanatçılarından biri olan ustanın erken dönem eserlerinden.
SAMİ YETİK (1878-1945)
“Belgrad Ormanı”
Eski Türkçe (Osmanlıca) imzalı ve Hicri tarihli. Duralit üzeri yağlıboya.
Referans: Türk Plastik Sanatçıları Ansiklopedisi / Sayfa: 839
Ölçüler: 28.x 38 cm.
Sanayi-i Nefise Mektebini 1906 yılında birincilikle bitirerek öğrenim için Fransa'ya gönderilen, kurallara ve klasik disipline bağlı bir sanatçı olarak görünmesine rağmen, sanatı serbest tuşların özgür akışı içinde biçimlendiren Türk Resim Sanatı’nın en önemli sanatçılarından biri olan ustanın erken dönem eserlerinden.
HALİD NACİ (1875-1927)
“Peyzaj”
Eski Türkçe (Osmanlıca) ve Latin harfleri ile çift imzalı. Tuval üzeri yağlıboya.
Sertifika: Eserin, Yüksek Ressam Restoratör Bayram Karşit tarafından verilmiş sertifikası mevcuttur.
Referans: Türk Ressamları Hayatları ve Eserleri / Sayfa:118
Ölçüler: 58 x 75 cm.
Halid Naci, 1875’te İstanbul’da doğdu. Henüz ilk mektepte iken devamlı resim yapması ve resim sanatına olan yeteneği ile dikkat çekti. Bahriye Mektebi’nde eğitimine devam ederken yaptığı resimler öğretmenleri tarafından beğenildi ve daima destek gördü. Okul müdürü tarafından zamanın Bahriye Nazırı Hüseyin Hüsnü Paşa’nın portresini yapmaya teşvik edildi. Karakalem tekniği ile yapılıp Paşaya takdim edilen portreyi Hüseyin Hüsnü Paşa çok beğendi. Daha sonra Sultan Abdülhamid Han’ın karakalem portresini yaptı ve Sultan’a takdim etti. Bunun üzerine Sultan Abdülhamid Han tarafından özel bir irade çıkarılarak izinli askeri öğrenci statüsünde Sanay-i Nefise Mektebinde resim eğitimine başladı. Sultan’ın emriyle yetiştirilmek üzere Sévres Porselen Fabrikası’na gönderilmiş dönüşünde ise 1894 Kasım ayından itibaren Yıldız Çini Fabrika-i Hümayun’da baş ressamlık görevine getirilmiştir.
HAYRİ ÇİZEL (1891-1950)
“Milli Mücadele Serisi’nden”
Eski Türkçe (Osmanlıca) imzalı. Tuval üzeri yağlıboya.
Sanatçının koleksiyon değeri yüksek nadir ele geçen yapıtlarındandır.
Referans: Türk Ressamları Hayatları ve Eserleri / Sayfa:218
Ölçüler: 42 x 63 cm.
Asıl adı Hasan Hayrettin Çizel’dir. İlkokulu ve ortaokulu Dimetoka’da okuduktan sonra Edirne İdadisi’ni bitirdi. Burada Hasan Rıza Bey’den (Şehit Hasan Rıza) resim öğrendi. Hocası gibi savaş ve kahramanlık konularını içeren kompozisyonlar üzerine yoğunlaştı. Sanayi-i Nefise’de Adil Bey’in yanı sıra Warnia Zarzecki ve Valery’den resim dersleri aldı. 1914’te Akademi’yi bitirince Çanakkale savaşlarına katıldı. Bu yıllarda Çanakkale ve çevresinden krokiler çizdi, suluboya resimler yaptı. Terhisten sonra devlet adına Almanya’ya gönderilen sanatçı, orada Hofmann’ın atölyesinde çalıştı. Dönüşünde İstanbul’da Şark Sanayi-i Nefise Atölyesi adında bir yer açtı. İstanbul’daki orta öğrenim kurumlarında resim öğretmeni olarak uzun yıllar görev yaptı. Tarihsel temaları işleyen resimlerinden sonra, bütün çabasını peyzaj resmi üzerinde yoğunlaştırmış olan Hayri Çizel’in sanatı, 1914 kuşağı ressamlarının izlenimci paletine yakındır.
MÜHENDİSHANE-İ BERRÎ-İ HÜMÂYÛN
"Peyzaj”
Eski Türkçe (Osmanlıca) ile “Mühendishane-İ Berrî-i Hümâyûn” ibareli. Tuval üzeri yağlıboya.
19.Yüzyıl. Osmanlı Resim Sanatı’nın koleksiyon değeri yüksek, zor tesadüf edilen önemli örneklerindendir.
Referans: Padişahın Ressam Kulları, TBMM Milli Saraylar Daire Başkanlığı, İstanbul 2012
Ölçüler: 63 x 85 cm.
HÜSNÜ TENGÜZ (1876-1950)
“İstanbul Boğazı”
İmzalı. Tuval üzeri yağlıboya.
Sanatçının yüksek koleksiyon değerine sahip önemli yapıtlarındandır.
Ölçüler: 80 x 106 cm.
Ressam Hüseyin Hüsnü Tengüz, resim sevgisinin küçük yaşlarda başladığını, halk ressamı Emin Baba’yı izlediği zaman ressam olmaya karar verdiğini “Sanat Hayatım” başlıklı otobiyografisinde belirtmektedir. Askeri Rüştiye, Bahriye Mektebi İdadisi, Menşe-i Küttab-ı Bahri sınıfında ve Sanayi-i Nefise Mektebi’nde okumuştur. Erkân-ı Harbiye-i Bahriye, Deniz Müzesi, Matbaa-ı Bahriye gibi kurumlarda ressam olarak çalışmış ve ayrıca Silah Müzesi kurucu üyeliğinde bulunmuştur. Bahriye kıyafetleri, tarihi gemiler ve deniz savaşlarını betimleyen yağlıboya, suluboya, karakalem ve tarama tekniği ile çok sayıda eser ve özellikle albümler hazırlamıştır. Sanatçı, Türk resim tarihinde “Asker Ressamlar” kuşağı olarak anılan ressamların geç dönem temsilcilerinden biri olarak da öne çıkar. Tengüz, deniz ve gemi resimleriyle tanınmasına karşın, Mahmut Şevket Paşa tarafından hazırlanan “Eski Osmanlı kıyafetleri” başlıklı çalışmada görev almıştır.
HAYRİ ÇİZEL (1891-1950)
“Peyzaj”
İmzalı. Kontrplak üzeri yağlıboya.
Referans: Türk Ressamları Hayatları ve Eserleri / Sayfa:218
Ölçüler: 21.5 x 26.5 cm.
Asıl adı Hasan Hayrettin Çizel’dir. İlkokulu ve ortaokulu Dimetoka’da okuduktan sonra Edirne İdadisi’ni bitirdi. Burada Hasan Rıza Bey’den (Şehit Hasan Rıza) resim öğrendi. Hocası gibi savaş ve kahramanlık konularını içeren kompozisyonlar üzerine yoğunlaştı. Sanayi-i Nefise’de Adil Bey’in yanı sıra Warnia Zarzecki ve Valery’den resim dersleri aldı. 1914’te Akademi’yi bitirince Çanakkale savaşlarına katıldı. Bu yıllarda Çanakkale ve çevresinden krokiler çizdi, suluboya resimler yaptı. Terhisten sonra devlet adına Almanya’ya gönderilen sanatçı, orada Hofmann’ın atölyesinde çalıştı. Dönüşünde İstanbul’da Şark Sanayi-i Nefise Atölyesi adında bir yer açtı. İstanbul’daki orta öğrenim kurumlarında resim öğretmeni olarak uzun yıllar görev yaptı. Tarihsel temaları işleyen resimlerinden sonra, bütün çabasını peyzaj resmi üzerinde yoğunlaştırmış olan Hayri Çizel’in sanatı, 1914 kuşağı ressamlarının izlenimci paletine yakındır.
HAYRİ ÇİZEL (1891-1950)
“Peyzaj”
İmzalı. Karton üzeri yağlıboya. Duralite marufle.
Referans: Türk Ressamları Hayatları ve Eserleri / Sayfa:218
Ölçüler: 16 x 20 cm.
Asıl adı Hasan Hayrettin Çizel’dir. İlkokulu ve ortaokulu Dimetoka’da okuduktan sonra Edirne İdadisi’ni bitirdi. Burada Hasan Rıza Bey’den (Şehit Hasan Rıza) resim öğrendi. Hocası gibi savaş ve kahramanlık konularını içeren kompozisyonlar üzerine yoğunlaştı. Sanayi-i Nefise’de Adil Bey’in yanı sıra Warnia Zarzecki ve Valery’den resim dersleri aldı. 1914’te Akademi’yi bitirince Çanakkale savaşlarına katıldı. Bu yıllarda Çanakkale ve çevresinden krokiler çizdi, suluboya resimler yaptı. Terhisten sonra devlet adına Almanya’ya gönderilen sanatçı, orada Hofmann’ın atölyesinde çalıştı. Dönüşünde İstanbul’da Şark Sanayi-i Nefise Atölyesi adında bir yer açtı. İstanbul’daki orta öğrenim kurumlarında resim öğretmeni olarak uzun yıllar görev yaptı. Tarihsel temaları işleyen resimlerinden sonra, bütün çabasını peyzaj resmi üzerinde yoğunlaştırmış olan Hayri Çizel’in sanatı, 1914 kuşağı ressamlarının izlenimci paletine yakındır.
MIGIRDİÇ GİVANİAN (1848-1906)
“İstanbul Boğaziçi”
İmzalı, Givanian Baptist “G.B” inisiyalli. Peyzaj. Tuval üzeri yağlıboya.
Referans: E.Benezit Cilt:5 Sayfa: 56
Referans: Osmanlı İmparatorluğu’nda Ermeni Ressamlar, Garo Kürkman / Cilt:1 Sayfa:404
Ölçüler: 51 x 63 cm.
1848’de İstanbul Beşiktaş’ta doğan sanatçı, Sultan Abdülmecit’in saray kemancısı Ohannes Givan’ın oğlu, tanınmış ressam ve resim hocası Harutyun Givanian’ın da ağabeyidir. 1860’larda, Beşiktaş’taki Ermeni Mektebi’nde ressam Apraham Sakayan’ın talebesi olan Givanian, 1874’de Fransız ressam Pierre Désiré Guillémet’nin Beyoğlu, Hamalbaşı Sokağı’nda açtığı Desen ve Resim Akademisi’nde, 1876–79 yılları arasında da İtalya’da resim eğitimine devam eder. Osmanlı adlı gazetenin 19 Cumadelevvel 1298 (18 Nisan 1881) tarihli sayısından Tepebaşı’ndaki Belediye Bahçesi’nde, Elifba Kulübü tarafından açılan sergiye dört natürmort çalışmasıyla katıldığını öğrendiğimiz sanatçı, Beyoğlu, Cadde-i Kebir’de (bugün İstiklal Caddesi) yer alan Rus Sefarethanesi’nde de 1894’de bir resim sergisi açar. Mıgırdaç Givanian, hem ressamlık yetileriyle, hem de özgün etkinlikleriyle İstanbul'un her tür ortamında istisnai ve ilginç bir kişilik oluşturmuştur. Onun hayal ve zevk ürünü, az veya çok dekoratif unsurlar içeren kompozisyon manzaralarındaki geniş fırça darbeleriyle yaşam bulan gökyüzünde yüzen bulutların pırıltılı etkileri, onun yadsınamaz sanatçı yeteneğinin ve çok renkliliğinin kanıtıdır. Beylerbeyi, Çırağan ve Yıldız Sarayı’nın duvar süslemelerini yapan Givanian, İstanbul tiyatroları için dekorlar da hazırlamıştır. İtalyanca operalarda da rol aldığını öğrendiğimiz sanatçının pek çok özel koleksiyonun yanı sıra, İstanbul Belediye Müzesi ile Viyana ve Venedik St. Lazzaro adasındaki Congregazione Armena Mechitarista Manastırları’nda tabloları bulunmaktadır. 1894 – 1905 yıllarında Odessa’da ve St. Petersburg’da yaşamını sürdüren Givanian, İstanbul’da yaşama veda etmiştir.
MIGIRDİÇ GİVANİAN (1848-1906)
“Peyzaj”
İmzasız. Tuval üzeri yağlıboya.
Sanatçının sıradışı ebatlarda çalıştığı yüksek kıymete sahip koleksiyonluk eserlerindendir.
Provenans: Özel Koleksiyon
Sertifika: Eserin, Yüksek Ressam Restoratör Bayram Karşit tarafından verilmiş sertifikası mevcuttur.
Referans: E.Benezit Cilt:5 Sayfa: 56
Osmanlı İmparatorluğu’nda Ermeni Ressamlar, Garo Kürkman / Cilt:1 Sayfa:404
Ölçüler: 88.5 x 128.5 cm.
1848’de İstanbul Beşiktaş’ta doğan sanatçı, Sultan Abdülmecit’in saray kemancısı Ohannes Givan’ın oğlu, tanınmış ressam ve resim hocası Harutyun Givanian’ın da ağabeyidir. 1860’larda, Beşiktaş’taki Ermeni Mektebi’nde ressam Apraham Sakayan’ın talebesi olan Givanian, 1874’de Fransız ressam Pierre Désiré Guillémet’nin Beyoğlu, Hamalbaşı Sokağı’nda açtığı Desen ve Resim Akademisi’nde, 1876–79 yılları arasında da İtalya’da resim eğitimine devam eder. Osmanlı adlı gazetenin 19 Cumadelevvel 1298 (18 Nisan 1881) tarihli sayısından Tepebaşı’ndaki Belediye Bahçesi’nde, Elifba Kulübü tarafından açılan sergiye dört natürmort çalışmasıyla katıldığını öğrendiğimiz sanatçı, Beyoğlu, Cadde-i Kebir’de (bugün İstiklal Caddesi) yer alan Rus Sefarethanesi’nde de 1894’de bir resim sergisi açar. Mıgırdaç Givanian, hem ressamlık yetileriyle, hem de özgün etkinlikleriyle İstanbul'un her tür ortamında istisnai ve ilginç bir kişilik oluşturmuştur. Onun hayal ve zevk ürünü, az veya çok dekoratif unsurlar içeren kompozisyon manzaralarındaki geniş fırça darbeleriyle yaşam bulan gökyüzünde yüzen bulutların pırıltılı etkileri, onun yadsınamaz sanatçı yeteneğinin ve çok renkliliğinin kanıtıdır. Beylerbeyi, Çırağan ve Yıldız Sarayı’nın duvar süslemelerini yapan Givanian, İstanbul tiyatroları için dekorlar da hazırlamıştır. İtalyanca operalarda da rol aldığını öğrendiğimiz sanatçının pek çok özel koleksiyonun yanı sıra, İstanbul Belediye Müzesi ile Viyana ve Venedik St. Lazzaro adasındaki Congregazione Armena Mechitarista Manastırları’nda tabloları bulunmaktadır. 1894 – 1905 yıllarında Odessa’da ve St. Petersburg’da yaşamını sürdüren Givanian, İstanbul’da yaşama veda etmiştir.
MIGIRDİÇ GİVANİAN (1848-1906)
“Natürmort”
İmzalı. Tuval üzeri yağlıboya. Duralite marufle.
Sertifika: Eserin, Yüksek Ressam Restoratör Bayram Karşit tarafından verilmiş sertifikası mevcuttur.
Referans: E.Benezit Cilt:5 Sayfa: 56
Osmanlı İmparatorluğu’nda Ermeni Ressamlar, Garo Kürkman / Cilt:1 Sayfa:404
Ölçüler: 57.5 x 44.5 cm.
1848’de İstanbul Beşiktaş’ta doğan sanatçı, Sultan Abdülmecit’in saray kemancısı Ohannes Givan’ın oğlu, tanınmış ressam ve resim hocası Harutyun Givanian’ın da ağabeyidir. 1860’larda, Beşiktaş’taki Ermeni Mektebi’nde ressam Apraham Sakayan’ın talebesi olan Givanian, 1874’de Fransız ressam Pierre Désiré Guillémet’nin Beyoğlu, Hamalbaşı Sokağı’nda açtığı Desen ve Resim Akademisi’nde, 1876–79 yılları arasında da İtalya’da resim eğitimine devam eder. Osmanlı adlı gazetenin 19 Cumadelevvel 1298 (18 Nisan 1881) tarihli sayısından Tepebaşı’ndaki Belediye Bahçesi’nde, Elifba Kulübü tarafından açılan sergiye dört natürmort çalışmasıyla katıldığını öğrendiğimiz sanatçı, Beyoğlu, Cadde-i Kebir’de (bugün İstiklal Caddesi) yer alan Rus Sefarethanesi’nde de 1894’de bir resim sergisi açar. Mıgırdaç Givanian, hem ressamlık yetileriyle, hem de özgün etkinlikleriyle İstanbul'un her tür ortamında istisnai ve ilginç bir kişilik oluşturmuştur. Onun hayal ve zevk ürünü, az veya çok dekoratif unsurlar içeren kompozisyon manzaralarındaki geniş fırça darbeleriyle yaşam bulan gökyüzünde yüzen bulutların pırıltılı etkileri, onun yadsınamaz sanatçı yeteneğinin ve çok renkliliğinin kanıtıdır. Beylerbeyi, Çırağan ve Yıldız Sarayı’nın duvar süslemelerini yapan Givanian, İstanbul tiyatroları için dekorlar da hazırlamıştır. İtalyanca operalarda da rol aldığını öğrendiğimiz sanatçının pek çok özel koleksiyonun yanı sıra, İstanbul Belediye Müzesi ile Viyana ve Venedik St. Lazzaro adasındaki Congregazione Armena Mechitarista Manastırları’nda tabloları bulunmaktadır. 1894 – 1905 yıllarında Odessa’da ve St. Petersburg’da yaşamını sürdüren Givanian, İstanbul’da yaşama veda etmiştir.
NEVZAD HANIM (1899-1974)
“Fal Bakan Güzide”
Eski Türkçe (Osmanlıca) ile imzalı. Tuval üzeri yağlıboya. Osmanlı kadın ressamlardan Nevzad Hanım’ın yüksek kıymette, ele geçmez başyapıt eserlerindendir.
Mihri Müşfik Hanım’ın öğrencisi Nevzad Hanım, Sanayi-i Nefise’den mezun olduktan sonra Şişli Atölyesi’ne devam etmiştir. 1919 Galatasaray Mekteb-i Sultânî ve 1921 Sanayi-i Nefise Sergilerine katılmıştır. Eserleri Halife Abdülmecid Efendi, Hüseyin Zekai Paşa, Halil Paşa, İbrahim Çallı, Feyhaman Duran, Namık İsmail gibi önemli sanatçılar ile aynı salonda sergilenmiştir.
Provenans: Osmanlı Kadın Ressamlardan Nevzat Hanım Aile Koleksiyonu
Ölçüler: 64 x 79 cm.
NEVZAD HANIM (1899-1974)
“Bir Kadın Portresi”
Eski Türkçe (Osmanlıca) ile imzalı. Kağıt üzeri pastel.
Eser, 1921 yılında Sanayi-i Nefise Sergisi’nde yer almış ve büyük beğeni toplamıştır. Osmanlı kadın ressamlardan Nevzad Hanım’a ait yüksek kıymette ele geçmez eserdir.
Mihri Müşfik Hanım’ın öğrencisi Nevzad Hanım, Sanayi-i Nefise’den mezun olduktan sonra Şişli Atölyesi’ne devam etmiştir. 1919 Galatasaray Mekteb-i Sultânî ve 1921 Sanayi-i Nefise Sergilerine katılmıştır. Eserleri Halife Abdülmecid Efendi, Hüseyin Zekai Paşa, Halil Paşa, İbrahim Çallı, Feyhaman Duran, Namık İsmail gibi önemli sanatçılar ile aynı salonda sergilenmiştir.
Provenans: Osmanlı Kadın Ressamlardan Nevzat Hanım Aile Koleksiyonu
Ölçüler: 54 x 41 cm.
ARMAND SEGAUD AINE
“Başıbozuk”
İmzalı. 1893 tarihli. Tuval üzeri yağlıboya.
Ölçüler: 69 x 42 cm.
J.MARQUAY
“Bedevi”
İmzalı. 10 Dec 1874 tarihli. Kağıt üzeri suluboya.
Ölçüler: 46 x 34 cm.
EUGENE LOUIS GINAIN (1818-1886)
“Cavaliers Arabes Acceptant Du Lait Dans Le Désert”
Tuval üzeri yağlıboya. Plaketli, altın varak orijinal çerçevesi içerisinde.
Referans: E.Benezit / Cilt: 5 Sayfa: 8
Ölçüler: 72 x 55 cm.
MÜNİF FEHİM (1899-1983)
“Kıbrıs’ın Fethi”
İmzalı. Kağıt üzeri suluboya. 50 Türk Zaferi Serisi’nden.
Sanatçının koleksiyon değeri yüksek özel eserlerindendir.
Provenans: Özel Koleksiyon
Literatür: Eserin görseli “Yirminci Asır, 1952 (5.Sayı Cilt:1) Sayfa:36”da yer almaktadır.
Ölçüler: 25 x 34 cm.
Öğrenimini Üsküdar Sultanisi ve ardından Sanayi-i Nefise Mektebi’nde tamamlayan sanatçı, asıl ününü illüstratör olarak yapmış, kitap kapakları, dergi ve kitap illüstrasyonları ile Türk yayıncılık ve grafik tasarım tarihinin temel taşlarından biri olmuştur. Eski İstanbul yaşamını konu alan eserleriyle tanınan üstad ressam, babası Ahmet Fehim'in ünlü bir tiyatro sanatçısı olması sebebiyle küçük yaşlardan itibaren ünlü sanatçıların olduğu bir çevrede yetişmiştir. 12 yaşında resim yapmaya başlamış ve resim sanatına olan ilgisini Musahipzade Celal'in İstanbul Efendisi adlı oyunu için sahne dekorları yaparak geliştirmiştir. 1910'lu yıllarda Leyla Saz'ın yazdığı Saray Hayatı adlı kitabı için resimler yapmış, ilk desenlerini Fağfur dergisinde yayınlamış ve aynı zamanda Ahmed Fehim Efendi'nin rejisörlüğünü yaptığı iki filmin (Yusuf Ziya Ortaç'ın Binnaz ve Hüseyin Rahmi Gürpınar'ın Mürebbiye adlı eserleri) senaryo, dekor, kostüm ve makyajlarını hazırlamıştır. Basın hayatına 1921'de Celal Nuri Bey'in İleri Gazetesi'nde ressam olarak çalışmaya başlayarak atılmıştır. Dizi yazıları da resimleyen sanatçı, ünlü Divan şiirlerinin bazı dizeleri için yaptığı resimlerle ünlenmiştir. Aynı yılda Refik Halid'in Aydede'sinde eski divan şairlerinin dizelerini resimlemiş, daha sonra bu resimlerini Eski Şiir Bahçeleri adlı bir albümde toplamıştır. İlk karikatürlerinde stilize bir teknik kullanan sanatçı, 1923'ten itibaren suluboya tekniğine yönelmiş, daha sonra da resim yönü ağır basan karikatürler çizmiştir. 1924'te Reşat Nuri Gültekin, İbnülrefik Ahmet Nuri ve Yeşarizade Mahmud Esad ile Kelebek adlı Mizah dergisini çıkarmış ve dergide baş çizerlik yapmıştır. 1937'de İstanbul Taksim Kristal Gazinosu’nda Cemal Nadir’le ilk sergisini açmıştır. Yirminci Asır, Ayine, Akbaba, Yeni Gün, İkdam Vakit, Mizah, Son Posta, Cumhuriyet, Zümrüdü Anka, Tan, Yedigün gibi dergi ve gazeteler için karikatür ve desenler çizmiştir. 1940’ta Yedigün yayınlarından çıkan Elli Türk Büyüğü isimli kitabı resimlemiştir. 1943'te Dünden Hatıralar isimli kitabını yayınlamıştır.1950'li yıllarda Server İksit'in çıkardığı Resimli Tarih Mecmuası'nda çizmiştir. 1971'de Günaydın Gazetesi'nde Hz.Muhammed'in Hayatı tefrikasını resimlemiştir. Adından üstad olarak bahsettiren ressam 1983 yılında vefat etmiştir.
B. IVANOFF
“Constantinople”
İmzalı. Const-ple ibareli. Kâğıt üzeri suluboya.
Çerçevesi “Arts & Crafts Limited Reference No:6623” etiketli.
Provenans: Özel Koleksiyon
Referans: E.Benezit. Cilt:5 Sayfa:747
Ölçüler: 34 x 24 cm.
CONTE AMADEO PREZIOSI (1816-1882)
“Osmanlı Tiplemeler”
Kağıt üzeri suluboya. İki adet.
Provenans: Özel Koleksiyon
Referans: E.Benezit / Cilt: 8 Sayfa: 488
Ölçüler: 26 x 18 cm. - 24 x 18 cm.
1816 yılında Malta’da doğdu. Erken yaşlardan itibaren sanata ilgi duydu. Malta'da çok takdir edilen bir ressam olan Giuseppe Hyzler tarafından eğitim gördü. Babası, Amedeo onun hukuk okumasını isterken, o daha çok sanat ve sanatla ilgileniyordu. Resim çalışmalarına École des Beaux-Arts'ta devam etti. İstanbul'a ayak bastığı 1851 yılından bu yana her geçen gün, sanatında olgunluğa erişen Amadeo Prezlosl, «Şark Giysileri» albümüyle Avrupa’da ün yapmıştı. Suluboya tabloları sanat çevrelerinde aranıyor, Şark manzaralarıyla dolu eserlerindeki üslup, hayranlık uyandırıyordu. Bu yüzden İstanbul’a gelen sanat tutkunları ve birçok elçiler, onunla dostluk kurmaktan haz duydular. ilk sergisini 1858’de Paris’te açtı. İkinci sergisi ise çok daha büyük anlam taşımaktadır. Çünkü, ancak milletlerarası sanat ustalığını kabul ettirmiş kişilerin eserlerinin sergilendiği Londra’daki Royal Academia’dan aldığı davet üzerine, 1863 yılında Londra’da bu akademinin salonlarında sergisini açtı. Günümüzde Louvre Müzesi Koleksiyonları arasında yer aldığı belirtilen «Şekerci Hacı Bekir» tablosuyla bu dükkânı ölümsüzleştiren Preziosi, günümüzde tüm Hacı Bekir kutuların» kapağındaki ressamdır.