OSMANLI 19.YÜZYIL İSTANBUL İŞİ SULTAN II.ABDÜLHAMİD HAN TUĞRALI GÜMÜŞ “ORTODOKS” BUHURDAN

19. Yüzyıl. Osmanlı. İstanbul işi. Sultan II.Abdülhamid Han (1876-1909) tuğralı. Kallavi ebatlarda gümüşten imal edilmiş. Müstesna eser repousse, kazıma/grave ve kalemişi tekniği ile stilize floral motiflerle bezeli. Kubbesel kapağı ajurlu, sapı ahşap. Tablası Hz.Yahya (İncil’deki ismiyle Yuhanna) peygamber tasvirli. Tasvirde Hz.Yahya’nın kanatları bu dünyadaki meleklere has yaşantısına, tepsi ise "Salome Yuhanna Hikayesi"ne işaret etmekte. Başının üzerindeki sembol Tanrı’nın her yeri gören gözünü temsil etmekte, altında ise Rumca “Aziz Öncü Yahya” yazmakta. Bu tip buhurdanlar genellikle Ortodoks Kiliselerinde Paskalya öncesinde “Büyük Oruç” zamanında kullanılır. Fevkalade kondisyonda. Osmanlı Gümüş Sanatı’nın son derece nadir, yüksek kıymette ele geçmez koleksiyonluk örneğidir.

Referans: Eserin damgası "Osmanlı Gümüş Damgaları / Garo Kürkman" kitabının 47.sayfasında yer almaktadır.

Ölçüler: 21 x 22.5 x 9.5 cm.
Ağırlık: 385 gr.

İnanışa göre; Yuhanna, Kral Herodes kendi kardeşinin karısıyla evlenince onu kınamıştı. Çünkü, Yahudi yasasına göre bu bir ihlaldi ve mutlu bir evlilikleri hatta Salome isminde bir kızları vardı. Herodes, Hirodiya’nın kışkırtmasıyla Yuhanna’yı tutuklattı ve zindana attırdı. Hirodiya onun öldürülmesini arzuluyordu ama Kral Herodes, Yuhanna’nın doğru ve aziz bir insan olduğunu görerek ondan çekiniyordu ve onu öldürmekten çok korkuyordu. Bunun yerine, onun gözetim altında tutulmasını istiyordu. Sonunda istediği fırsat, kızının doğum günü için verilen şölen esnasında eline geçti. Hirodiya’nın kızı Salome dans ederken bu tüm konukların ilgisini çekmiş ve beğenisini kazanmış. Kral kıza ne dilerse ne isterse yapacağını söylemiş. Salome koşarak annesine gitmiş ve “Ne istemeliyim?” diye sormuş, annesinin cevabı üzerine “Yuhanna’nın başını, bir tepsi üzerinde hemen bana vermeni istiyorum.” demiş ve kral derhal zindana bir cellat göndererek, cellattan Yuhanna’nın başını kesmesini istemiş, Yuhanna’nın kesik başı bir tepsi üzerinde kıza sunulmuş. (Markos 6:14–29)