18.Yüzyıl. Osmanlı. Hicri 1187 tarihli, usta imzalı. Kılıç namlusunda yer alan madalyon içerisinde gümüş kakma ile “İSLAMBOL, Amel-...., 1187” yazmakta. Zarif dekorlu, boynuz kabzalı, bronz balçaklı eser orijinal askı halkalı ve bilezikli kını ile birlikte. Hiçbir restorasyondan geçmemiş ve el değmemiş orijinal dönem kondisyonunda. Usta yapımı, benzer örnekleri müze vitrinlerini süsleyen koleksiyonluk eserdir.
Provenans: Özel Koleksiyon
Uzunluk: 90 cm.
→ YAZININ DEVAMI İÇİN TIKLAYINIZ
Türk kılıçları şekil, görünüş ve hafiflik yönünden mükemmeldir. Herkesin kendi kullanacağı kılıcı kendisinin seçmesi Osmanlılar da adettir. Yüzlerce yıldan beri Osmanlılar bütün dikkatlerini kılıcın mükemmelleştirilmesine vermiştir. Türk kılıçlarını kullanmak bir ustalık işidir. Süvari bir ulus olan Türklerde kılıcın her kişinin yanında taşıdığı bir araç olması çok doğaldır.Türkler at ve kılıçla tarih boyunca çağlar açmışlar, çağlar kapamışlardır. Kılıç Türklerde kutsal kabul edilir, demir ve onu eriten ateşin büyük bir ruhsal yönü olduğuna inanılırdı. Demire büyük saygı gösteren Türkler bu nedenle kılıca da saygı göstermişler, yeminlerini kılıç üzerinde yapmışlardır.
Share
Ask a question
Ask a question