• Cancel
    Filter
Filter

MÜZELİK ESERLER MÜZAYEDESİ | 42

Arthill Müzayedeleri "Salon" ve "Online" olarak (aynı anda) gerçekleşmektedir. Müzayedeler özel salonda, "The Ritz-Carlton | Süzer Plaza"da yer alan "ARTHILL EVENT HALL"da düzenlenmektedir. Rezervasyon yaptırarak katılım sağlayabilirsiniz.

Online müzayede ve canlı yayın web sitemiz "www.arthill.com.tr" ve "müzayedeapp" uygulaması üzerinden yayınlanmaktadır. Eserlere pey vermek ve müzayedeye katılmak için web sitemize üye olunuz. 

Arthill Müzayedeleri, konusunun en değerli uzman ve otoritelerinin ekspertiz ve katkıları ile hazırlanmakta, Türk ve İslam Eserleri Müzesi, Ayasofya Müzesi, Türbeler, Vakıflar ve Askeri Müze uzmanlarının onayı ile gerçekleşmektedir.

Arthill Müzayedeleri'nde satışa sunulan tüm eserler "The Ritz-Carlton Istanbul" Süzer Plaza S2'de yer alan "ARTHILL GALLERY"de sergilenmektedir. Müzayede süresince galerimizi 12.00 / 19.00  saatlerinde ziyaret ederek eserleri yakından inceleyebilir ve uzmanlardan bilgi alabilirsiniz.

Arthill Müzayedeleri'nde uygulanan komisyon oranı %15, KDV oranı ise %20'dir. Ödeme süresi müzayede bitiminden sonra "7" (yedi) iş günüdür, ödemelerde o günkü "TCMB" döviz kuru esas alınır. Kredi kartı ile ödeme geçerlidir. Tüm eserler haliyle satışa sunulmaktadır, açık arttırma sonrası "SATIŞ İPTALİ, CAYMA HAKKI veya ALIMDAN VAZGEÇME" söz konusu değildir, cezai şart olarak %35 aracılık hizmeti uygulanır.

  • Category: Tablo
Lot: 28 » Tablo

HALİD NACİ (1875-1927)

“Constantinople”

Eski Türkçe (Osmanlıca) ve Latin harfleri ile çift imzalı. Kontrplak üzeri yağlıboya.

Referans: Türk Ressamları Hayatları ve Eserleri / Sayfa: 118

Ölçüler: 30 x 20 cm.

Halid Naci, 1875’te İstanbul’da doğdu. Henüz ilk mektepte iken devamlı resim yapması ve resim sanatına olan yeteneği ile dikkat çekti. Bahriye Mektebi’nde eğitimine devam ederken yaptığı resimler öğretmenleri tarafından beğenildi ve daima destek gördü. Okul müdürü tarafından zamanın Bahriye Nazırı Hüseyin Hüsnü Paşa’nın portresini yapmaya teşvik edildi. Karakalem tekniği ile yapılıp Paşaya takdim edilen portreyi Hüseyin Hüsnü Paşa çok beğendi. Daha sonra Sultan Abdülhamid Han’ın karakalem portresini yaptı ve Sultan’a takdim etti. Bunun üzerine Sultan Abdülhamid Han tarafından özel bir irade çıkarılarak izinli askeri öğrenci statüsünde Sanay-i Nefise Mektebi'nde resim eğitimine başladı. Sultan’ın emriyle yetiştirilmek üzere Sévres Porselen Fabrikası’na gönderilmiş dönüşünde ise 1894 Kasım ayından itibaren Yıldız Çini Fabrika-i Hümayun’da baş ressamlık görevine getirilmiştir.

Details
Lot: 29 » Tablo

NAMIK İSMAİL (1890-1935)

“Çanak”

Natürmort. Kontrplak üzeri yağlıboya.

Literatür: Eser, “Namık İsmail, YKY” kitabının 167.sayfasında yer almaktadır.

Provenans: Eser, Maçka Mezat’ın 30.04.1995 tarihli müzayedesinde “42.600 USD” çekiç fiyatı ile satılmıştır.

Referans: Türk Plastik Sanatçıları Ansiklopedisi / Sayfa: 242
Namık İsmail, 1992 / Zeynep Rona - YKY

Ölçüler: 41 x 33 cm.

1890 yılında Samsun’da doğdu. 1912 yılında Galatasaray Lisesi’nden ayrılarak Paris’e giden sanatçı, önce Julian Akademisi’nde, sonra da Fernand Cormon atölyesinde öğrenim görmüştür. 1914’te tatil için İstanbul’a gelen sanatçı I.Dünya Savaşı’nın çıkmasıyla Paris’e geri dönememiş, aynı yıl silah altına alınarak Kafkas Cephesi’ne gönderilmiştir. Ancak burada tifüse yakalanması sonucu İstanbul’a dönen sanatçı 1917’de Harbiye Nazırı Enver Paşa’nın Şişli’de açtığı atölyede savaş resimleri yapmış, 1918’de bu yapıtların Viyana ve Berlin sergilerindeki hazırlıklarıyla ilgilenmek üzere Almanya’ya gitmiş ve savaşın sona ermesiyle 1919’a dek Berlin’de kalarak Corinth ve Liebermann atölyesinde çalışmalarını sürdürmüştür. 1927’de İstanbul Güzel Sanatlar Akademisi müdürlüğüne atanana dek çeşitli görevler almış, 1920’de İtalya’ya, 1922’de de Paris’e gitmiştir. Paris dönüşü 1926’da önce resim eğitimini denetlemekle görevli müfettişliğe atanmış, 1 yıl sonra üstlendiği Akademi müdürlüğünü ölümüne değin sürdürmüştür.

Details
Lot: 30 » Tablo

NACİ KALMUKOĞLU (1896-1954)

“Mavna İskelesi”

İmzalı. Peyzaj. Mukavva üzeri yağlıboya

Referans: Türk Ressamları Hayatları ve Eserleri / Sayfa: 221

Ölçüler: 22 x 39 cm.

Rusya Harkov doğumlu sanatçı Kalmuk Türkleri’ndendir. Harkov Güzel Sanatlar Akademisi’nde başladığı resim öğrenimi 5 yıl sürmüştür. Rusya’da aldığı doğa gerçekliğine dayalı klasik-akademik sanat eğitimi ona yaşamı boyunca silinmeyecek bir gözlem gücü ve icra yeteneği kazandırmıştır. 1971 Rus İhtilali’nden sonra Kırım üzerinden İstanbul’a gelerek Türk vatandaşlığına geçti. Güzel Sanatlar Birliği sergilerine katıldı. Peyzaj, portre ve çıplak temalarında verdiği eserlerinde akademik-izlenimci bir tarzı benimsedi. Figür ve portrelerinde bu disiplinin etkileri belirgindir. Ancak bu akademik çizgisi peyzajlarında izlenimci bir üslup doğrultusunda yumuşamıştır.

Details
Lot: 32 » Tablo

IVAN KONSTANTINOVICH AIVAZOVSKY (1817-1900)

“Atelier Aivazovsky”

İmzalı. 1887 tarihli. Tuval üzeri yağlıboya.

Kanaatimiz; Eserin, kendi adına sanat okulu da bulunan Aivazovsky’nin kendi atölyesinde üretilmiş bir çalışma olduğu yönündedir. Atölyeler, içinde çok sayıda asistanın yer aldığı sanatta hala geçerliliğini koruyan önemli bir dinamik ve en yaygın tercih edilen çalışma yöntemlerinden biridir. Eser, ülkemizin en önemli müzayede evlerinden birinin 06.03.1994 tarihli müzayedesinde “Aivazovsky” olarak satışa sunulmuş ve kataloge olmuştur.

Sultan Abdülmecid, Sultan Abdülaziz ve Sultan II.Abdülhamit Han tarafından “Saray Ressamı” olarak himaye edilmiş, dünyada Romantizm Akımı’nın en güçlü temsilcilerinden sayılan Aivazovsky’nin atölyesinden çıkmış eser sağ altta Kiril alfabesi ile “Aivazovsky 1887” şeklinde imzalı ve tarihlidir. Romantizm akımının eğilimlerinden olan Oryantalist yönelime sahip eser, denize olan tutku ile doğanın gücü ve ona karşı verilen mücadelenin sonrasını romantizmin incelikli duygusallığı, sanatçının denizin değişen ruh hallerini yakalamadaki olağanüstü yeteneği ile bize yansıtmaktadır. Eser, denizin değişken yapısını yansıtan hüzünlü hikâyesine karşın, sahile vuran sakin dalgalar, umut, huzur ve keyif veren dengeli, uyumlu bir “Aivazovsky” yorumlamasıdır.

Provenans: Özel Koleksiyon

Referans: Aivazovsky, Denizler Şehirler ve Düşler, 2000 / Gianni Caffiero & Ivan Samarine

Ölçüler: 60 x 80 cm.

Osmanlı Sultanları tarafından “Saray Ressamı” olarak himaye edilmiş Aivazovsky’nin adında yer alan “Konstantinovich” lakabı şüphesiz onun İstanbul’da ve Osmanlı Sarayı’nda yaptığı resim çalışmalarını belirleyen bir takı olmalıdır. Dünya çapında şöhrete ulaşmış sanatçının hayatı boyunca kazandığı başarılardan bir kısmı kronolojik olarak şu şekildedir.  1837 yılında altın madalya, 1842’de Paris Akademi Konseyi tarafından altın madalya, 1844’te St.Petersburg Akademi üyeliği ve Rus Donanması Resmi Ressamlığı görevi, 1857’de Sultan Abdülmecid tarafından 4.derece Osmanlı Nişanı, 1857’de III.Napoleon tarafından Legion d’Honneur, 1884’te Sultan Abdülaziz tarafından 2.dereceden Osmanlı (Osmaniye) Nişanı, 1887’de İmparatorluk Akademisi Başkanı Grandük Vladimir Alexandrovich tarafından özel bir altın madalya, “Akademi Onursal Üyesi” payesi ve 2.derece Saint Vladimir madalyası, 1888’de Sultan II.Abdülhamid tarafından 1.dereceden Osmanlı Nişanı, 1890’da Sultan II.Abdülhamid tarafından 1.derece Mecidiye Nişanı, I.Nicholas’ın kızı Kraliçe Olga Nikolaievna tarafından Würtemberg Madalyası, Saint Alexander Nevsky şeref rütbesi, İmparatorluk Akademisi madalyası ve 5 Avrupa Akademi üyeliği…  Aivazovski’nin eserlerinin büyük bir kısmı St. Petersburg, Moskova ve Erivan devlet müzelerinde, Türkiye’de ise Topkapı Sarayı, Dolmabahçe Sarayı, İstanbul Resim ve Heykel Müzesi, Deniz Müzesi, Askeri Müze, Sakıp Sabancı Müzesi, Fener Rum Patrikhanesi ve İstanbul Kumkapı Ermeni Patrikhanesi koleksiyonlarında yer almaktadır.

1817 yılında Kırım yarımadasının Feodosia kentinde doğan, Osmanlı uyruklu Ermeni bir ailenin oğludur. 1833’te 16 yaşında iken Çar I. Nikolay’ın emri ile St.Petersburg Güzel Sanatlar Akademisi’nde resim öğrenimine başladı ve 1836’da akademiden mezun olarak devlet tarafından Avrupa’ya gönderildi. Henüz 25 yaşındayken uluslararası üne kavuştu. 1845 yılında donanmaya resmi sanatçı olarak kabul edildi. 1847’de St.Petersburg Akademisi profesörü oldu. Çar’ın yakın desteğini alan sanatçı bir yandan da ona Avrupa ve Amerika yolculuklarında eşlik etti. Papa 16. Gregory’nin ‘Kaos’ adlı resmini Vatikan için satın alması, bir Rus ressamın batı sanatı çevrelerinde kazandığı başarı, Rusya’nın Batı uygarlığının akışına dâhil olma sürecinde özellikle önem taşımakta idi. Aivazovsky, Rusya’nın batı kültürüne armağan ettiği uluslararası düzeyde ilk ressam olarak Rus Sarayı tarafından desteklendi ve yaşamı boyunca saygınlığını korudu. Aivazovski’nin Rus İmparatorluğu’nun askeri ve siyasi elitleriyle yakın bağları vardı. 1845’te geldiği İstanbul’da Sultan Abdülmecit tarafından Beylerbeyi Sarayı’nda kabul edildi. 1845-1890 arasında İstanbul’a toplam dört ziyaret yaptı. 1874’teki ziyaretinde Mimarbaşı Sarkis Balyan’ın Kuruçeşme Adası üzerinde bulunan ikametgâhında bir ay kadar misafir olarak Sultan Abdülaziz’in Dolmabahçe Sarayı için sipariş ettiği tabloları hazırladı. 1890’daki son ziyaretinde Sultan II. Abdülhamid’in huzuruna kabul edilerek padişaha iki tablosunu hediye etti. Başarılı kariyeri boyunca kazandığı fonlarla memleketinde bir sanat okulu ve galeri açan sanatçı, Avrupa ve Amerika’da sayısız kişisel sergi düzenlemiştir.

Details
Lot: 34 » Tablo

ALBERT MILLE (1872-1946)

“Belgrad Ormanı”

İmzalı. Mukavva üzeri yağlıboya. Orijinal antika çerçevesi içerisinde.

Provenans: N. Ailesi Koleksiyonu

Referans: Osmanlı Donanması'nın Seyir Defteri, 2009 / Pera Müzesi (Sayfa 221)

Ölçüler: 19 x 24 cm.

Ressam Albert Mille, 1872 yılında İstanbul'da doğdu. 18 yaşındayken Paris Güzel Sanatlar Akademisi’ne başladı ve atölyesinde ilk resim dersi aldığı hocası Maisonier oldu. Daha sonraki hocaları arasında Gerome da bulunuyordu. 20 yıl boyunca Paris’te kalan sanatçı, 1909 yılında İstanbul’a döndü. Sanayi-i Nefise Mektebi’nde çok kısa bir süre hocalık yapan sanatçıya Profesörlük ünvanı verildi. Fransız ekolüne sıkı sıkıya bağlı olan Mille, gördüğünü tuvale aktarırken abartıya kaçmamış, hiçbir zaman aşırılığa yönelmemiştir. Mille’nin Paris’te geçen 20 yıllık yaşamında resimle iç içe bulunduğu ve tablolarını bazı salonlarda sergilediği bilinmektedir. Aynı zamanda bir ahşap ustası olan sanatçının çalışmaları müze ve özel koleksiyonlarda yer almaktadır.

Details
Lot: 89 » Tablo

LEYLA GAMSIZ (1921-2010)

“Nü”

İmzalı. Tuval üzeri yağlıboya.

Referans: Görsel Sanatçılar Ansiklopedisi / Sayfa: 442

Ölçüler: 44 x 82.5 cm.

1921 yılında İstanbul’da doğdu. Ortaöğretim yıllarında, hocası Eşref Üren’den ilk sanat bilgilerini aldı. İstanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesi’nde okudu. İstanbul Devlet Güzel Sanatlar Akademisi Resim Bölümü’nü Bedri Rahmi Eyüboğlu Atölyesi’nde öğrenim görerek bitirdi. Fransız Hükümeti’nden aldığı burs ile Paris’e gitti ve Andre Lhote Atölyesi’nde çalıştı. 1964-1967 yıllarında Akademi ödüllerini, 1987’de 11. Simavi Vakfı Görsel Sanatlar Ödülü’nü kazandı. 1950 kuşağının önde gelen sanatçılarından olan Leyla Gamsız için konu ikincil derecede önemlidir. Resmi, temelde biçim ve renk düzeni içinde geliştirmiştir.

Details
Lot: 90 » Tablo

ALİ AVNİ ÇELEBİ (1904-1993)

“Natürmort”

İmzalı. Tuval üzeri yağlıboya.
Eserin arkasında “1989” tarihli “TEM” sergi etiketi mevcuttur.

Referans: Türk Ressamları Hayatları ve Eserleri / Sayfa: 239

Ölçüler: 51 x 42.5 cm.

Ali Avni Çelebi, 1904 yılında İstanbul’da doğdu. Babasının teşvikiyle 1918’de girdiği Sanayi-i Nefise’de Hikmet Onat ve İbrahim Çallı’nın öğrencisi oldu. 1922 yılında yurt dışına çıktı ve Münih’te Hans Hoffman’ın yanında çalıştı. 1927’de Türkiye’ye döndü ve Müstakil Ressamlar ve Heykeltraşlar Birliği’ni kurdu. 1932-37 yılları arasında Güzel Sanatlar Akademisi ve İstanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesi’nde eğitim görevlisi olarak çalıştı. 1938’de Leopold Levy’nin asistanlığını yaptı ve 1967’de emekliye ayrılana kadar atölye hocalığı görevini sürdürdü. Ali Avni Çelebi, Müstakiller grubu ile çağdaş Türk resmine aşılanan yeni anlayışın öncüleri arasında yer alır. Hacimsel tasarım ve kitle etkisi, bu anlayışı belirleyen başlıca resimsel değerlerdir. Biçimin renkle belirlendiği resimlerinde, doğa izlenimi, soyutlayıcı bir anlayış temeline göre, biçim bozma estetiğinin katkısıyla yönlendirilir.

Details
Lot: 94 » Tablo

İBRAHİM SAFİ (1898-1983)

“Paris”

İmzasız. Tuval üzeri yağlıboya. *Paris dönemi.

*İbrahim Safi, Sanayi-i Nefise’deki eğitiminden sonra Avrupa’ya giderek Paris Académie Julian’da eğitim görmüş ve Batı Sanatı’nı yakından tanıma fırsatı bulmuştur. Sanatçının bu dönemine ait nadir tesadüf edilen koleksiyon değeri yüksek eserlerindendir.

Referans: Türk Plastik Sanatçıları Ansiklopedik Sözlük / Sayfa: 276

Ölçüler: 11 x 21 cm.

1898’de Kafkasya Nahcivan’da doğdu. Eğitimini Moskova Güzel Sanatlar Akademisi’nde tamamladı. Rahman Safief, Türkiye’ye geldikten sonra aldığı adıyla İbrahim Safi, Erivan Lisesi'nde öğrenimini sürdürürken resim öğretmeni Kolzska ve resim eğitimi görmüş akrabalarıyla çalışmıştır. Sanatçının ilk çalışmaları Rus ressam Repin'nin etkilerini taşır. I.Dünya Savaşı'nın başlamasıyla öğrenimi yarıda kalmış ve 1917 Ekim Devrimi'nden sonra Kafkasya'da savaşan orduyla birlikte Türkiye'ye gelmiştir. 1918'de ailesiyle birlikte İstanbul'a yerleşen sanatçı sanat öğrenimini İstanbul’da Sanayi-i Nefise’de 1923’de tamamladı ancak atölyesinde çalıştığı Namık İsmail’in yanında 1930’a kadar etütlerini sürdürdü. 1924-1925 yıllarında Atatürk portreleri çizen sanatçı, ilk sergisini 1946’da İstanbul’da açtı. Güzel Sanatlar Birliği Sergilerine, çeşitli karma sergilere katıldı. 1955’ten sonra İsviçre, Münih, Köln, Frankfurt, Bonn, Viyana, Roma, Paris, Marsilya, Atina olmak üzere yurtdışında 10 yıl süreyle araştırmalar yaptı, sergiler düzenledi. Çok üreten bir sanatçı olarak tanındı. 1983'de İstanbul Odakule'de düzenlenen 100. sergisinin açılışından bir gün sonra öldü. Ölümünden kısa bir süre sonra aynı yerde adına bir retrospektif sergi düzenlendi. Hükümet tarafından Viyana ve Roma’ya gönderildi. Akademik kökenli Rus resminin bir ölçüde izlenimci paletle yumuşatılmış etkilerini yansıtan sanatı, peyzaj geleneği üzerine kurulur. İstanbul’un doğa ve tarih zenginliği, resimlerinde canlı ve ışıltılı renklerle yer alır. Resimlerinde renkçi bir anlayışla, işlek fırça vuruşları kullandı. Çallı kuşağının portre ölüdoğa/natürmort ve manzara geleneğine bağlı kaldı. Konuları arasında kırsal kesim ve kent görünümleri, günlük yaşam sahneleri, halktan özgün kişilerin tiplemeleri, folklorik düzenlemeler, belgesel, tarihsel nitelikli yapıların yanı sıra, değişik Avrupa kentleri İstanbul, Ankara, Bursa, İzmir, Antalya, Kilyos gibi yörelerden sokak, cami, Kaleiçi evleri, çiçekli ve meyveli natürmortlar gibi zengin bir izlenim birikimi yer aldı.

Details
Lot: 95 » Tablo

HOCA ALİ RIZA (1858-1930)

“Fıstık Ağaçları Altında Sohbet”

Eski Türkçe (Osmanlıca) imzalı. Hicri 1328 tarihli. Peyzaj. Kağıt üzeri suluboya.

Referans: Türk Plastik Sanatçıları Ansiklopedisi / Sayfa: 30

Ölçüler: 13 x 20 cm.

1858 yılında Üsküdar'da doğduğu için sanat tarihimize Üsküdarlı Hoca Ali Rıza adıyla geçmiştir. Süvari binbaşısı Mehmet Rüştü Bey'in oğludur. Rüştiyedeki öğrenciliği sırasında resim derslerindeki yeteneği ile dikkat çeken Hoca Ali Rıza, resim derslerini Osman Nuri Paşa, Süleyman Seyyid Bey ve M.Kess'den almıştır. 1884'te teğmen olarak Harbiye'yi bitiren ressam, daha sonra bu yüksek okula resim öğretmeni olarak girmiştir. 1910 yılında Yarbaylıktan emekliye ayrılan sanatçı Kuleli Askerî Lisesi ve Harbiye'de, emekli olduktan sonra da Darülşaffaka, Kız Sanayi-i Nefise Çamlıca, Üsküdar ve Ameli Hayat Kız okullarında 47 yıl resim hocalığı yapmış ve pek çok öğrenci yetiştirmiştir. II.Meşrutiyet’ten sonra kurulan Osmanlı Ressamlar Cemiyeti’nde başkanlık yapmıştır. Hoca için realizmin en zengin temsilcisi diyebiliriz. 1930'da Üsküdar'daki evinde öldü. Hoca Ali Rıza, Türk Resim Sanatı Tarihi'nde eşine rastlanmayan bir değer olarak kabul edilmektedir. Birçok müze ve özel koleksiyonda eserleri mevcuttur.

Details
Lot: 96 » Tablo

MIGIRDİÇ GİVANİAN (1848-1906)

“İstanbul Boğaziçi”

İmzalı. Papier-mâché üzeri yağlıboya. Sanatçının koleksiyon değeri yüksek nadir ve aykırı eserlerindendir.

Sertifika: Eserin, Yüksek Ressam Restoratör Bayram Karşit tarafından verilmiş sertifikası mevcuttur.

Referans: E.Benezit / Cilt: 5 Sayfa: 56
Osmanlı İmparatorluğu’nda Ermeni Ressamlar, Garo Kürkman / Cilt: 1 Sayfa: 404

Çap: 32 cm.

1848’de İstanbul Beşiktaş’ta doğan sanatçı, Sultan Abdülmecit’in saray kemancısı Ohannes Givan’ın oğlu, tanınmış ressam ve resim hocası Harutyun Givanian’ın da ağabeyidir. 1860’larda, Beşiktaş’taki Ermeni Mektebi’nde ressam Apraham Sakayan’ın talebesi olan Givanian, 1874’de Fransız ressam Pierre Désiré Guillémet’nin Beyoğlu, Hamalbaşı Sokağı’nda açtığı Desen ve Resim Akademisi’nde, 1876–79 yılları arasında da İtalya’da resim eğitimine devam eder. Osmanlı adlı gazetenin 19 Cumadelevvel 1298 (18 Nisan 1881) tarihli sayısından Tepebaşı’ndaki Belediye Bahçesi’nde, Elifba Kulübü tarafından açılan sergiye dört natürmort çalışmasıyla katıldığını öğrendiğimiz sanatçı, Beyoğlu, Cadde-i Kebir’de (bugün İstiklal Caddesi) yer alan Rus Sefarethanesi’nde de 1894’de bir resim sergisi açar. Mıgırdaç Givanian, hem ressamlık yetileriyle, hem de özgün etkinlikleriyle İstanbul'un her tür ortamında istisnai ve ilginç bir kişilik oluşturmuştur. Onun hayal ve zevk ürünü, az veya çok dekoratif unsurlar içeren kompozisyon manzaralarındaki geniş fırça darbeleriyle yaşam bulan gökyüzünde yüzen bulutların pırıltılı etkileri, onun yadsınamaz sanatçı yeteneğinin ve çok renkliliğinin kanıtıdır. Beylerbeyi, Çırağan ve Yıldız Sarayı’nın duvar süslemelerini yapan Givanian, İstanbul tiyatroları için dekorlar da hazırlamıştır. İtalyanca operalarda da rol aldığını öğrendiğimiz sanatçının pek çok özel koleksiyonun yanı sıra, İstanbul Belediye Müzesi ile Viyana ve Venedik St. Lazzaro adasındaki Congregazione Armena Mechitarista Manastırları’nda tabloları bulunmaktadır. 1894 – 1905 yıllarında Odessa’da ve St. Petersburg’da yaşamını sürdüren Givanian, İstanbul’da yaşama veda etmiştir.

Details
previous
Go to Page: / 2
next